Bed' olunsun besmeleyle hamdeleyle evsatı Çok salât ile selâm olsun Resûlü Ahmed'e Sad-hezârân âlini evlâdını ashâbını Çâr-ı Yâr’ı ol Ebû-Bekr ü Ömer Osman Ali Geldi bunca âlim ü fâzıl meşâyih kâmilîn Sâni'in sun'unda cümle mest ü hayrân oldular Ehl-i dünyâyı görüp bir bir temâşâ ettiler Cümle âlem kabza-i kudretdedir çün gördüler Gördüler kim içlerinde bazı derdliler gezer Çıkmağa derbân bırakmaz cenge yok tâkatleri Her tarafı devrederler mürşid-i rabbânîler Vâris-i Ahmed olar cân derdinin dermânıdır Ekseri nakşında kaldı görmedi Nakkâş'ını Hamdulillah gezmedikse Hind ü Bağdâd'ı Yemen Pîr-i Sâmî Hazretini bize irsâl eyledi Kuvve-i kudsiyyesiyle cümle irşâd eyledi Hem şerîat hem tarîkat hem hakîkat kâmili Kâbiliyyet bizde olmazsa meşâyih neylesin Salihem şeyhim Muhammed [Pîr-i] Sâmi'dir [benim]
|
1- Bed' olunsun: Başlayalım. 2- Hamdele: "Elhamdülillah" demek. 3- Evsat: Orta. 4- Salavatullah: Hz. Muhammed (s.a.v.)'e okunan dua. 5- Hatm: Bitirme, sonuna ka- dar okuma. 6- İzzet: Değer, yücelik, kuvvet, azamet. 7- Salât ü selâm:Peygamber efendimize okunan dualar. 8- Sad-hezârân: Yüzbin, adetsiz, pek çok anlamında. 9- Âli:Peygamberimizin hanım- ları, ev halkı ve evlatları. 10- Ashâb: Peygamber Efendimizi gören ve sohbetine eri- şen kimseler. 11- Yâd etmek: Anmak. 12- Çâr-ı Yâr: Dört seçkin sahabe (Hz.Ebubekir, Hz.Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali). 13- Âlim ü fâzıl: Bilgin ve fazilet sahibi. 14- Meşâyih: şeyhler, mürşid- ler. 15- Kâmil: Kemale ermiş. 16- Merâtib: Mertebe, basamak, derece. 17- Âlem: Kainat, dünya, cihan. 18- Mest ü hayrân: İlahi aşkın sarhoşu ve çok tutkunu. 19- Vahdet: Birlik, teklik. Eşi ve benzeri olmama hali. Allah'ın sıfatı. 20- Kesret: Çokluk, kalabalık. 21- Ehl-i dünyâ: Dünyayı sevenler. 22- Temâşâ: Seyretme. 23- Hubb-u dünyâ: Dünya sevgisi. 24- İllet: Hastalık. 22- Kabza-i kudret: Kudret eli. 26- Çün: Mademki, çünkü. 27- Fülket: Gemi, çark. 28- Uzlet: Halktan çekilmek. 29- Derbân: Kapıcı, kapı bekçisi. 30- Ceng: Savaş, vuruşma. 31- Tâkat: Güç, kuvvet. 32- Nâtüvân: Zayıf, güçsüz. 33- Belâ-yı mihnet: Tüm zorluklar, meşakkatler. 34- Vâris-i Ahmed: Peygamberi- mizin varisi. 35- Marîz: Hasta. 36- Nakkâş: Nakış yapan. 37- Ehl-i irfân: İlâhi yakınlık ile sır âlemini bilip idrak eden. 38- Kadr: İtibar, değer, derece. 39- Zî-kadr: Yüksek derece ve rütbe sahibi. 40- Âli: Yüce, ulu. 41- Himmet: Mürşitlerin imdat ve yardımları. 42- İrsâl eylemek: Göndermek, ulaştırmak. 43- Belde: şehir. 44- Münevver: Nurlu, aydınlık. 45- Ref olundu: Kaldırıldı. 46- Zulmet: Karanlık. 47- Kuvve-i kudsiyye: Kutsal güç. 48- İrşâd: Doğru yolu gösterme. 49- Dest: EI. 50- Sıdk: Halis niyetle. 51- Bîat: Kabul etme, uyma, el tutma. 52- İcrâ: Yapma, yerine getir- me, yürütme. 53- Mürşid: İrşâd eden. 54- Rif’at: Yükseklik
|