Hâl-i Hindu leşkerin çekmiş gider "illâ"ya hat Kirpiğin ok eylemiştir kaşları çifte keman Kâbe-i hüsnün perîşân eyledi âşıkları Aynı esved yanağı ahmer kemân-ebru siyah (1) Tîr-i cellâd gamzesi âşıkların bağrın deler Pîr-i Sami'nin cemâlin eyleyip bir kez tavaf Hazret-i Pîrin cemâli gönlüme nakş olalı
|
Hal-i hindû leşkeri = Siyah ve korkunç askerler (Kara benler).
Hat = Yazı, yol, çizgi. Dilber-i zibâ = Süslü güzel. Kabe kavseyn = "Derken iki yay kadar veya daha yakın oluverdi." (Necm;9) Iskender-i Dârâ: = Makedonya Kralı Cihangir İskender ile Iran Hükümdarı Dara veya Daryus. Kâbe-i hüsn = Kabe gibi kendisine yönelip bakılan güzellik (Rabıta). Üftâde = Düşkün, çaresiz. (1) = Gözü siyah, yanağı kırmızı, kaşı siyah ve kemangibi. Seb'a-i seyyâre-vâri = Yedi gezegen gibi Bedrâ = Dolunay. Tiri cellâd gamzesi = Yanak çukuru cellâdın oku gibi (bağıra saplanır). Me'vâ = Cennet |