Yandırdın derûnum nâr-ı Nemrûd’a

133

Yandırdın derûnum nâr-ı Nemrûd'a 
Gülşanımın vakti yetişmedi mi
Bütün cism ü canım eyledin hurda 
Azalarım yanıp tutuşmadı mı

Rûz u şeb eylerim âh ile vâhı 
Âhıma bir sebeb kaldı mı dahi 
Yâ kabz et ruhumu ya aç bu râhı 
Figânım dergâha yetişmedi mi

Ömrüm "nün" u geçti "cana" dayandı 
Arz-ı hâlim âlî-şâne dayandı
Eşk-i çeşmim bahriâne dayandı (1)
Bilmezem ki varıp karışmadı mı

Sâlih'em düşmüşem âh u feryada 
Çok ağladım gelen yoktur imdada 
Ümîdim var Pîr-i Sâmî Mevlâda 
O da bizden küsmüş barışmadı mı

Derûn = Kalb, gönül, iç.

Nar-ı Nemrûd = Nemrud'unh ateşi. Nemrud Hz. İbrahim'i ateşe attıran Babil hükümdarı.

Gülşan = Gül bahçesi.

Rûz u şeb = Gece ve gündüz. 

Kabzetmek = Almak.

Râh = Yol.

Âli-şân = Şan ve şerefi büyük olan.

(1) = Göz yaşımı deniz gibi bir hale koydu.