Bu cihan bülbüllerinin gülleri tez hâr olur Arif isen olma ey dil zerre denli akla yâr "Semme vechullâhi" sırrından haberdâr olanın Evvel Âhir Bâtın u Zahir kamusu Ol durur Sen sana gel işbu canın hâb-ı gafletten uyar Pîr-i Sâmî Hazretine sıdk ile bîat eden Cân eğercâhâna vâsıl olmaz ise Sâlih'â |
Hâr = Diken, çerçöp. Mâr = Yılan. Dînâr = Altın, para. Semme vechullâhi = "Allah'ın yüzü (nereye baksan onun yüzünü görürsün.)" (Bakara Sûresi; 115). Nâzırı – Manzûru – Didâr = Gördüğü, baktığı, Allah'in yüzü olur. Hab-ı gaflet = Gaflet uykusu. Zülfüne berdar olmak = Zülfünün teline asılmak. Biat etmek = Kabul etmek, el tutmak, bağlanmak. Mazhar-ı esrar = Sırları açıklanır, meydana çıkar.
|