Ey nefha-i cân bülbülü gizleme cânân sendedir Düştün anâsır bendine aldandın anın fendine Emmâre nefsin sözleri dönderdi Hak'dan yüzleri Râh-ı hakîkat rehberi şâh-ı velayet serveri Kesretten erip vahdete mir'ât olupsun Hazrete Bahrü'l-hayâtın âbısın âşıkların mihrabısın Kenzü'i-hakâyık mahremi cemü'i-meşâyih ekremi Yüzüne çekmişsin nikâb kimden edersin ihticâb Nutkun Mesîhâ'nın demi âşıkların olmaz gamı Yoluna bu canım feda aşkın bana olsun gıda Aşkına cümle pîrlerin gönder hakîkat şîrlerin
|
Netha = Üfürme, soluk.
Ehli dil = Gönül ehli, güzel adam. Güli handan = Gülen, güler gibi, açılmış gül. Anasır bendi = Madde alemini meydana getiren dört unsur; toprak, su, hava, ateş. Fend = Yalan, dolan. Emmâre nefs = Emreden nefis. Div-i recim = Şeytan, dev. Rah-ı hakikat = Hakikatyolu. Şâh-ı velayet = Velayetin şahı. Server = Baş, başkan. Kâmyâb = Arzusunaulaşmış. Kemter = Aşağı, bayağı. Kesret Çokluk. Mirat Ayna. Vuslat = Ulaşma, kavuşma. Peyk-i Rahman = Allah'ın habercisi. Bahrül hayatın âbı = Hayat denizinin suyu. Mihrâb = Kıble, yöneldiği yer. Şehr-i ulûmun babı = İlimler şehrinin kapısı. Esrâr-ı burhan = Sırların delili, hücceti. Kenzül-hakâyık = Hakikat hazinesi. Cemü'l-meşâyih = Şeyhlerin tamamı. Ekrem = Çok keremli. Efham = Çok ulu, pek yüksek. Nikâb = Örtü. Ihticab = Saklanma, örtünme Ali cenab = Vakar ile yardım eden. Şems-i şebistân = Gece güneşi, ışık. Nutk = Söz, sohbet Mesîhâ = Hz.lsa(a.s.) Dem = Soluk, nefes. Cam-ı cem = Burada (aşk ve muhabbet). Bu denlü atşân = Bu kadar susamış kişi. Şirler = Arslanlar. Ferd ü Samed = Kimseye ihtiyacı olmayan (Allah'ın srfa-t). |